Nerede o günler, ah nerede?..

Cumhuriyet Halk Partisi her çarşamba akşamı İstanbul’un bir ilçesinde “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitingi düzenliyor. Genel Başkan Özgür Özel’in etkileyici konuşmalar yaptığı mitingler, hafta sonları da bir il merkezinde tekrarlanıyor.

Tüm mitinglerde meydanlar hıncahınç doluyor. Bu nedenle etkinliğin nerede yapıldığı pek önem taşımıyor. Örneğin bu çarşamba Esenler’de idi. Bağcılar gibi AKP’nin kalelerinden sayılan Esenler’de de, iğne atsanız yere düşmeyecek ölçüde bir kalabalık vardı.

★★★

ARENA yayın gününe rastladığı için çarşamba mitinglerini stüdyodaki konuklarımızla pür dikkat izliyoruz. Önceki akşam konuğum olan CHP’nin sevilen ve çok çalışkan milletvekillerinden Cemal Enginyurt bir ara meydandaki büyük kalabalığı işaret ederek “Halk partimizin
önüne geçti” dedi.

Bu isabetli yoruma ben de “19 Mart’ta Ekrem İmamoğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan operasyondan sonra Özgür Özel’in içinden yeni bir Özgür Özel çıktı” diyerek katkıda bulundum.

Gerçekten de Özel, bitmez tükenmez enerjisi ve kendine özgü güçlü konuşmalarıyla “CHP’nin yıllardır özlemini çektiği genel başkan işte buymuş” dedirtiyor.

★★★

Havalar ısındı, yaz kapıda...

Araştırmalar, ekonomik sıkıntılar nedeniyle bu yıl yazlıkların pek şenlikli olmayacağını gösteriyor.

Son ARENA’da NATO Parlamenterler Toplantısı’ndan dönen İYİ Parti Grup Başkanvekili Dr. Turhan Çömez, İngiltere’deki sürgün yıllarında tanıştığı Türk asıllı bir İngiliz parlamenterin, daha önce her yıl tatil için Türkiye’ye geldiğini ama bu yıl gerek otellerin, gerekse lokantaların pahalı olması nedeniyle başka bir ülkeye gideceğini söylediğini belirtti.

Demem o ki, insanlarımızın önemli bir bölümü bu yıl yazlıklarını açamayacak.

Bu da, Özgür Özel ve ekibi -en başta da İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik- çarşamba akşamları meydanları doldurmakta pek zorlanmayacak anlamını taşıyor.

★★★

Sözü getirmek ve altını çizerek belirtmek istediğim husus şu:

Acaba hangi çağdaş demokratik hukuk devletinde halk, her çarşamba akşamı ve her hafta sonu meydanları doldurarak hak, hukuk, adalet talebinde bulunuyor?

Acaba hangi demokratik hukuk devletinde halk, hukukun üstünlüğünün egemen olmasını, yargı kararlarına duyulan güvenin daha fazla zedelenmemesini istiyor?

Acaba hangi demokratik hukuk devletinde halk, anayasadan kaynaklanan demokratik protesto hakkını şiddete hiç başvurmadan kullanırken, apar topar gözaltına alınıp demir parmaklıkların ardına gönderiliyor?

Acaba hangi demokratik hukuk devletinde halkın oyuyla göreve getirdiği yöneticiler, iktidarla ters düştükleri veya rakip görüldükleri için toplum vicdanını tatmin etmeyen gerekçelerle makamlarından alınıyor, hatta cezaevine gönderiliyor?..

★★★

Sorun elbette sadece hukukun üstünlüğünün sumen altı edilmesiyle sınırlı kalmıyor.

İktidar gibi düşünmedikleri için baskı altına alındıklarını gören yığınlar, buna ilaveten, emeklerinin karşılığını elde edememekten, çalıştıkları kamusal alanlarda liyakatin göz ardı edilip, nepotizmin egemen kılınmasından ve böylece haklarının yenilmesinden yakınıyorlar.

Gençler ise, kendilerine umut verecek bir gelecek sunulmamasının yanı sıra, eğitimin kalitesizliğini ve özgürlüklerinin baskı altına alınmasını protesto etmek için miting meydanlarına koşuyorlar.

Genci, yaşlısı, çalışanı, emeklisi kısacası hepsi bir umut peşinde meydanlarda toplanıp Özgür Özel’e destek veriyorlar.

★★★

Çarşamba akşamları tepkili ve coşkulu miting kalabalıklarını ekran gerisinde izlerken hep bunları düşünüyor, düşündükçe güzel ülkem adına üzülüyorum.

Bunun bir çözümü mutlaka bulunmalı, insanlarımızı mutlu edecek, geleceğe güvenle bakmalarını sağlayacak uygulamalar bir an önce gerçekleşmeli diye yorumluyorum.

Türkiye’nin bu potansiyele fazlasıyla sahip bulunduğuna yürekten inanıyorum.

Çarşamba akşamları ve hafta sonları yığınların miting meydanlarına koşmayacağı, orada hançeresi yırtılırcasına taleplerini haykırmayacağı, onun yerine sevdikleriyle huzur, güven  ve mutluluk içinde yaşayacağı barış dolu günlerin bir an önce gelmesini diliyorum.